Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Burhan Özdemir, Anadolu Ajansı’na verdiği röportajda ekonomi gündemine ve para politikalarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Özdemir, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) uyguladığı sıkı para politikasının, sanayici ve iş dünyası üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, Temmuz ayında politika faizinde önemli bir düşüş beklentisi taşıdıklarını ifade etti.
“350-400 baz puanlık bir indirim, üretim ve finansman üzerindeki baskıyı azaltır. Haziran’da bekliyorduk, ancak jeopolitik gelişmeler süreci etkiledi” dedi.
“Sıkı Politika Büyümeyi Aşağı Çekti, Enflasyon Düşmedi”
Özdemir, 2025 yılının ilk çeyreğinde gerçekleşen yaklaşık %2'lik büyümenin, büyük ölçüde tüketime ve deprem kaynaklı inşaat harcamalarına dayandığını belirterek, reel bir büyüme olmadığını ifade etti:
“Türkiye gibi bir ülke için %4,5–5 altında bir büyüme sürdürülebilir değil. Ama asıl sorun, bu daralmaya rağmen enflasyonun beklenen hızda gerilemiyor oluşu.”
Finansmana erişimin zorlaştığını ve döviz piyasasında uygulanan politikaların sanayiciyi sıkıştırdığını kaydeden Özdemir, faiz indiriminin iş dünyası için acil bir beklenti olduğunu vurguladı.
“Terörsüz Türkiye Sürecine Güçlü Destek Veriyoruz”
Ekonomi dışında MÜSİAD’ın gündeminde yer alan bir diğer önemli başlık ise “Terörsüz Türkiye” süreci.
Burhan Özdemir, bu çerçevede Diyarbakır’da düzenledikleri şube başkanları toplantısını hatırlattı ve şu ifadeleri kullandı:
“Toplantıyı ilk kez İstanbul dışında, Diyarbakır’da düzenledik. Çok olumlu geçti. Halk, sanayici, STK’lar, siyasiler bu sürecin arkasında birleşti. Bu adım, artık geç bile kalmıştı.”
Sürecin yalnızca siyasal değil, aynı zamanda ekonomik kalkınma ve toplumsal huzur açısından da sahiplenilmesi gerektiğini belirten Özdemir, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Henüz ekonomik ilgi ve yatırımlar istenen düzeyde değil ama süreç derinleştikçe toplumun tüm kesimlerinden sahiplenme gelecektir.”
Özet: Ekonomide Güven, Toplumda Huzur
Burhan Özdemir, iş dünyasının önündeki temel sorunları finansmana erişim, döviz kuru politikaları, sıkı para politikası ve bölgesel güvenlik ortamı olarak sıralarken; çözümün denge, istikrar ve yapısal reformlarla mümkün olduğunu ifade etti.
